27 Kasım 2011 Pazar

Oyuncak Fuarı / PEPEE


MERHABALAAR!

Güzel bir Pazar gününün sonuna geldik. Bugün kahvaltıda misafirlerim vardı, soframın fotoğraflarını çekip sizinle paylaşmak istiyordum ama yine unuttuuum:( Neyse bir dahaki sefere inşallah! Bir önceki yazımda İFM'deki Oyuncak Fuarı'nın tarihini hatırlatmıştım sizlere. İşte o fuardan haberler ve görüntülerle geldim bloguma.  Cumartesi günü iki çekirdek aile olarak Yeşilköy'ün yolunu tuttuk.

Gitmeden önce Yusuf'u çok tembihledik. Oyuncak almayacağız sadece bakacağız diye. Hatta Yusuf gitarıyla şarkı bile besteledi " Oyuncak alınmaz, bakıcaaz. Bakıcaaaz gelicezz oyuncak yook" Sözler bu şekildeydi ama kendisi ilk gördüğü oyuncağı alma girişiminde bulundu. Dakika bir gol bir durumu...
Pepee'yi izleyenler Maymuş'u tanımışlardır. Yusuf çok sevdi, hep Maymuş'un peşindeydi:)




Pepee'de Şuşu'yu seslendiren Kıraç'ın eşi Ayşe Şule Bilgiç program sunuyordu. Çocuklar Şuşu'nun etrafında Pepee şarkıları söylüyorlardı " iki ekmek aldım eve gidiyorum, biri büyük biri küçük iki ekmek aldııııım" :) Cıvıl cıvıl bir ortamdı!!

Pepee'nin annesi ve ben:)
İlerleyen saatlerde Kıraç da geldi, tanışmak isterdim ama pek bi soğuk geldi bana..

Yusuf Bebe'yi annesine vermeye çalışırken bizi çok güldürdü. Annesinin kollarına vermeye çalışıyor ama kolları kucak pozisyonunda olmadığı için sürekli yere düşüyordu o da burda annesine kızıyor "aaaal senin" diyor:)

Yusuf'la bol bol poz verdik:)


Burası daa Pepee'nin evi. TIK TIK TIK!!


Bizimki pencereye çıkınca görevliler hemen müdahale etti, ama biz çoktan fotoğrafını çektik bile:)


İşte bu da ZULU, saçındaki kurdeleye bakar mısınız çok şirin bir karakter:)


Günün başrol oyuncuları Ahmet & Yusuf; Yusuf Pepee'yle bize poz verirken herkes durdu onlara bakıyordu. Çok sevimliler gerçekten, maşallah kuzucuklara :**


Bu da son fotoğrafımızz , ben ve bebe :)


Fuarda  Caillou ve diğer çizgi film karakterlerinin standı da vardı ama fotoğraflarını çekmediğimiz için burda paylaşamıyorum. Küçük bir fuardı ama keyifliydi, İyiki gitmişiz dedik. Çıkışta da yeni açılan "Ora"ya gitmek istedik ama otoparkından geri döndük çünkü hava çok soğuktu ve avmnin üstünün açık olduğunu bilmiyorduk. Belki bir gün daha güzel güneşli bir havada orayı da keşfe gidebiliriz;) Fuara giden varsa nasıl geçtiğini bizimle paylaşabilir. Bugünlük de benden bu kadar:)

See you:)
*      *      *

23 Kasım 2011 Çarşamba

Beylerbeyi Sarayı'nda 2. Modellik Deneyimim :)

Siz, blog severler nasılsınız ?

Birkaç gündür blogumu ihmal ettim biliyorum. Ama hayatımda güzel gelişmeler var. Mesela kursa başladım! Modelistlik-Stilistlik-Dikiş kursu, bakalım ilerleyen günlerde neler yapacağım? :)

*     *     *
Dukan diyetimin seyir dönemini merak eden arkadaşlardan maillar alıyorum. Bugün 13. günüm bitti. Tam 3 kilo verdim, mutlu muyum? mutluyum:) Dukan diyeti için gayet az bi kilodan bahsediyorum ama benim için yeterli diye düşünüyorum:) Bugün bir avuç badem yedim ( aramızda kalsın;) ) kaçamak!

*     *     *
 Giriş yazım bittiğine göre Saray'a doğru yola çıkabiliriz demektir. Evet evet bildiğiniz saray, Beylerbeyi Sarayı! Hadi gidelim;)


İlk Model Olma Deneyimim başlıklı yazımda size Tuba Özçelik'ten bahsetmiştim. Kendisi son zamanlarda çok güzel projelere imza atıyor. Bir haftalık projeler mesela, 5 gün 5 model projesi de bunlardan birisi. Ben sanırım 4. modeldim, çekimler Beylerbeyi Sarayı'nın bahçesinde gerçekleşti.Cephe ve iç dekorasyonda Doğu ve Türk motifleri, Batı süs öğeleri ile birlikte kullanılan bu saray beni inanılmaz etkiliyor.. Çok doğru bir mekan seçtiğimizi düşünüyorum:)


               Çekim günü hava buzzz gibiydi, tek kelimeyle dondum.  BIrrrr!!!



         Üşüdüğümüzde Sarayın bahçesinde bulunan kafeye gidip çay içerek   ısınmaya çalıştık, bol bol sohbet ettik:)


         Sonra tekrar çekimlerimize devam ettik, ben de bunlardan birkaçını  burda sizinle paylaşmak istedim. Havuz önündeki ve bankta çekilen fotoğraflar favorilerimden,çok daha yakın pozlar vardı ama burda yüzümü gizleyerek paylaşmamın bir anlamı olmaz diye düşündüm.


                                 Siz nasıl buldunuz fotoğrafları? :)

* 24-27 Kasım 2011 tarihleri arasında IFM Yeşilköy'de oyuncak fuarı olacak, ilgilenenlere duyurulur;)



 -


19 Kasım 2011 Cumartesi

CEVİZ AĞACI


                                                Herkese Merhabalar ! ! !

Güneşli bir cumartesi günü geçirdik, çok şükür:) Bakalım pazar günü hava nasıl olacak?  Güneşli olması temennisiyle hızlıca bugünkü yazıma geçmek istiyorum. ( Bugün yazı yayınlayacağımı söyleyip de böyle geç saate kalınca suçluluk psikolojisine girdim resmen;) ) Evett bugün sizinle Koşuyolu'ndaki Ceviz Ağacı'na gideceğiz. Daha önce buraya gitmiş olan vardır muhakkak çünkü çok meşhur bir yer. Gitmemiş olanlar için de gidilebilecek mekanlar listesine eklenmeli CEVİZ AĞACI.

Biliyorsunuz ki geçtiğimiz Cuma gününden beri dukan diyetini uyguluyorum. Bu mekanda,  lezzetli yemekler arasında benim yiyebileceğim şeyler kısıtlıydı. Ben de tercihimi tavuklu sezar salatadan yana kullandım. Yağsız, ekmeksiz, bol limonlu,sirkeli bir salata :Pp


Benim harika tabağımdan sonra Zehra'nın seçtiği yemek de bu , benimkinin yanında ne kadar da yavan kalmış değil mi?;))


Ben  bu bölüme bakmak bile istemediğim için fotoğrafları arkadaşım Zehra çekti, ellerine sağlık :) Şaka bir yana atak döneminden sonra yeme isteği kayboldu. Şuan canım birşey çekmiyor. Keşke şunu yesem bunu yesem diye içimden geçirmiyorum.






Burası da mutfak bölümü! Bana göre mutfağın açık olması, yemeklerin ne kadar steril olduğunun bir göstergesi .. gayet temiz görünüyor. Tavalarla dekor oluşturmaları da çok hoşuma gitti:)


Kavanozların içindekilerden ziyade onların fotoğraflanışı beni çok etkiledi. Renkler çok sıcak :) E içlerindekiler de güzeldir tabii. Reçel fazla tüketmediğim için bana çok cazip gelmedi açıkçası..


        Yemekler bitti ,çay faslına geçtik. Bu arada bool bol muhabbet ettik.
Ben de biraz reklam yaptım:)



Burcu ve elinden düşürmediği telefonunu görüyorsunuz :))
Farkettiyseniz kendisinin değişik bir tarzı var, çok güzel yakıştırıyor maşallah:)



Bu fotoğrafın kalitesi düşük, görüntü, çekim herşey kötü biliyorum ama üçümüzün de olduğu tek fotoğraf olması sebebiyle ben değer verdim ve postuma ekledim :)


Gelelim merdiven pozlarıma :) Birincisi bu,


                                            
                                                                        İkincisi buu,

                                                        
                    
            üçüncüsüüü,

                               

 Vee Ayrılık zamanııııııııııııııı! Son fotoğraf:)

                         

En yakın zamanda yepyeni bir postta buluşmak üzere hoşçakalın!
Hayırlı PAZARLAR :)



17 Kasım 2011 Perşembe

DUKAN DİYETİ Serüvenim

                                                             :)   MERHABA!!!

Dukan diyetimin nasıl gittiğini merak ediyor musunuz? Eğer bu sorunun cevabı evet!! ise yazımı okumaya devam edebilirsiniz :)

Dukan diyeti 4 evreden oluşuyor:
1. ATAK evresi
 2. SEYİR evresi
               3. GÜÇLENDİRME evresi
     4. KORUMA evresi





Peki ben şuan hangi evredeyim? 2. evre yani seyir evresi :) Öncelikle şunu söylemeliyim ki diyet çok iyi gidiyor. Aç kalmak yok! Yasak yiyecekler haricinde yenen tüm yiyecekler sınırsız!

İlk evrede sadece protein tüketiliyor. Ama korkmayın çünkü bu evrenin en uzun süresi 10 gün. Bu 10 gün ise obezler için geçerli. Yani kilo fazlanız çok değilse atak dönemini kısaltıyorsunuz. Ben 4 gün yaptım. Toplamda 4 kg vermek istiyorum. Aslında 3 gün bile yapabilirdim.

Pierre Dukan'ın bu diyetini uygulamadan önce mutlaka kitabını okumanızı öneririm. Ben internetten bilgi alarak, bir de kuzenime sorarak uygulamaya başladım. ( Kuzenim 13 kg verdi bu diyetle, üstelik kas kaybı olmadan!)
Kitabı okumaya başladıktan sonra anladım ki bu iş kitabı okumadan olmuyor, yanlış uygulama yapma riski büyük ( Benim de ufak tefek yanlış uygulamam olmuş..)

Dukan Diyeti kitabında öncelikle sizi çok iyi motive ederek, bu diyete hazırlanmanızı sağlıyor. Bütün besin grupları hakkında bilgi veriyor. Diyeti evre evre en ince ayrıntısına kadar anlatıyor. Vee en önemlisi bir solukta okunacak kadar güzel, sade bir dili var.

Şuan benim bulunduğum evre seyir evresi olduğunu söylemiştim. Seyir evresinde, atak evresinde sınırsız yediğiniz proteinin yanına bir de sebze ekleniyor. HAftanın 5 günü protein+sebze, geri kalan 2 günü ise sadece protein yiyorsunuz.  Pazartesi, perşembe sadece protein tüketip, salı-çrş-cuma-cts-pzr günleri de protein+sebze yapabilirsiniz. Bu evrenin süresini sizin ulaşmak istediğiniz kilo belirliyor. İstediğiniz kiloya geldiğinizde 3. evreye geçebilirsiniz demektir.

Diyetin olmazsa olmazlarında biri de yulaf kepeği! Büyük marketlerde bulunabilir, bir de internetten de sipariş vermek mümkünmüş. Ben Kipa'dan yulaf kepeğimi aldım:) Nedir bu Yulaf kepeğinin önemi? Protein alımı çok fazla olduğu için kabızlık yaşamak kaçınılmaz oluyor, yulaf kepeği hem metabolizmayı hızlandırıyor hem de kabızlığı engelliyor.

Bu diyeti yapmak istiyorsanız su içmeyi seviyor olmalısınız çünkü günde en az 1.5 lt su içilmesi gerekiyor. Vücuttaki fazla yağ idrar yoluyla çıkıyor çünkü, ne kadar su içerseniz o kadar kolay kg verirsiniz.

EVEET gelelim benim kilolarıma, benim hedefim 4 kg idi. Vee şu zamana kadar 2 kilosunu vermiş bulunuyorum, en önemlisi de çok sıkılaştığımı farkettim! Geriye kaldı 2 kg, seyir evresinde 2 kg daha verince güçlendirme evresine geçeceğim inşallah.

Bundan sonraki evreleri ve bu evrelerde neler yediğimi de ilerki günlerde sizinle paylaşmak istiyorum.

Şimdi ben bilgilerimi paylaştıktan sonra, gelelim sizin bilgilerinize :) Bu diyeti yapıp da kilo veren var mı aranızda ya da diyeti uygularken olumsuz şeyler yaşadınız mı?

Bu ara bu diyetle fazlaca ilgilendiğim için yorumlarınızı dört gözle bekliyorum olacağım. SEVGİLER !!
:)

NOT.1. Fotoğraflar http://www.modakulvar.com/ dan alıntıdır.
             2. Bu diyeti yapmak isteyenler çok iyi araştırmadan diyete başlamasınlar.


13 Kasım 2011 Pazar

NİKAH KOMBİNİM :)

SELAM!!!
YİNE BEN;)

Bundan sonra havalar hep soğuk ve kapalı olacak galiba :/ Oysaki ben güneşi pek de severim, enerjik ve pozitif olma sebebimi kış dolayısıyla kaybettiğime göre kendime yeni sebepler bulmam gerekiyor.  Mesela arkadaş ve dostlarımın güzel günlerini paylaşmak gibi!!:) Konuyu nereye bağlayacağımı merak mı ediyorsunuz? Evet şöyleki bugün sizi arkadaşım Süreyya'nın düğününe götürmek istiyorum. 


Düğün Gülşah Düğün Salonu' nda oldu, daha önce teyzemle eniştemin nikahı da bu salonda olmuştu. Bizim için bir nostalji oldu diyebilirim :)

Gelinlik Süreyya'ya inanılmaz yakışmıştı. Duru, saf bir güzelliği vardı, Allah nazarlardan saklasın! Önü işlemeli, kolları kapalı, arkasında fiyonk olan bir gelinlik giyinmişti.. Gelinlere kapalı gelinliği inanılmaz yakıştırıyorum.. Çok meşhur bir tasarımcıdan da aynı şeyi duymuştum. (Kimdi o tasarımcı?)  " Gelinliği mümkün olduğunca kapalı seçin, açıklık gelinin saflığını kaybettiriyor" diyordu.. Bu benim ve O'nun düşüncesi tabii, herkes istediği gibi giyinebilir;)




Nikah kıyıldı, pastalar yenildi, şimdi sıra fotoğraf çektirmeye geldi !! :)
Kuzenim Aslı'yla gelin arabasının önünde bol bol poz verdik, içlerinden beğendiklerimi sizinle paylaşmak istiyorum.


Bu kıyafetimi daha önce Aslı'nın nikah töreninde de giymiştim, yakınların nikahında giyinilmeye uygun olduğunu düşünüyorum. Eteği belki tanıyan olmuştur, çiçekli kombinimden;) Aslında etek bu cekete ait. Takım olarak diktirdim fakat eteği farklı zamanlarda da kullanabiliyorum. Kemerim Forever New'dan, kendisi favori kemerlerimdendir;)

Bu daa ceketin arkadan görüntüsü!


Bu sefer kapanış pozunda yalnız değilim :)


HOŞÇAKALIIIN!!
HERKESE HAYIRLI GÜNLER DİLERİM :)

11 Kasım 2011 Cuma

SAKLIŞEHİR


Merhabalar!!!

Bu sabah bir karar aldım ve uzun zamandır methini duyduğum "DUKAN diyetine" başladım. Çok fazla zorlanmadım ama akşamları yemeden yatmadığım nestle kurabiyeli çikolatalardan uzak kalmak beni az da olsa zorluyor. Bir de sürekli protein tüketmek hiç bana göre değilmiş.Neyse bakalım sonuç nasıl olacak, ilerleyen günlerde sonuç alırsam bunu büyük bir zevkle sizinle de paylaşacağım!:)

Bugün size bir siteden bahsetmek istiyorum. Şehrin Saklı Fırsatları sloganıyla yola çıkmış bir site SAKLIŞEHİR! Bir rastlantı sonucu siteyi keşfettim sizin de bir göz gezdirmenizi tavsiye ederim. Güzel fırsatlar çıkıyor, şuanda da satışı olan bu kolyeyi çok beğendim ben, çok kibar bir görüntüsü var. Siz nasıl buldunuz?


Saklışehir'in şuanki kampanyalarından biri de Şeb-i Aruz turu. Eşimle uzun zamandır gidip görmek istediğimiz kutlamalardan biridir Şeb-i Aruz .. Aralık ayına denk geldiği için havanın soğuk olması bir de çocukla oralarda zorluk yaşayacağım düşüncesi bir süreliğine bu isteğimizi askıya almamıza sebep oldu. Bu sene gidebilir miyiz bilmiyorum ama niyetlerimizin arasına koyduk, bakalım ne zamana kısmet olacak:)


Bu ara herkeste bir sağlık problemi duyuyorum, salgın varmış..Genellikle de boğaz iltihabı .. Havalar da bu hafta soğuyacakmış. Dikkatli giyinmekte fayda var, güneş çıksa bile aldanmayın derim.

Herkese sağlıklı, güzel günler diliyoruuuuuuum!!! :)

Hoşçakalın;)


NOT: Fotoğraflar Saklışehir'in resmi web sitesinden alıntıdır.


10 Kasım 2011 Perşembe

HENNA NIGHT !!

SELAM!!!

İşte yepyeni bir yazıyla karşınızdayım!!!!!

*   *   *

Facebook'tan Yusuf'u merak edip soranlar olmuştu. Herkese çok teşekkür ederim, dualarımız kabul oldu çok şükür ateşi düşürdük. Doktor iğne vermişti , bugün son iğnesini yaptıracağız sonra da ilaçlara devam.. İnşallah en yakın zamanda öksürük ve burun akıntısı da biter..

*   *   *

Eveet gelelim yazımıza , bugün sizleri kına gecesine götüreceğim. Malum bayanlar olarak kına gecelerini pek bir severiz. Süslenip püslenip kına gecesinin yapılacağı mekana gideriz veeee kız kıza gönlümüzce eğleniriz!:)
Üniversiteden arkadaşım Aslıhan'ın kına gecesi Barcelo Eresin Topkapı'da gerçekleşti. Daha önce de aynı mekanda başka bir arkadaşımın kına gecesine katılmıştım. Ortam çok güzel, kına gecesi için ideal bir mekan!:)


Kına yakılırken damat bey de salona gireceği için bu kıyafeti tercih ettim, salonun o ağır havasına ve renklerine uyum sağlamışım galiba:) Daha önce "Bayramda nerdeydim"  başlıklı yazımda da bu kıyafetimle olan fotoğraflarımı paylaşmıştım sizlerle.

Gelinimiz Aslıhan çook güzeldi, maşallah! Blogta yayınlamamı istemeyeceğini düşündüğüm için onun fotoğraflarını burda paylaşmayacağım..
Kına gecelerinde mutlaka küçücük de olsa avcumun ortasına kına yakarım ama bu sefer kocaman olsun istedim BAKIIIN. İlk önce bu şekilde kına yaktım sonra baktım tutmamış üstüne tekrar yaktım. Avcumun içi turuncu oldu, sevdim bu görüntüyü:)


Bu gecenin benim açımdan önemi büyüktü çünkü uzun zamandır görmediğim arkadaşlarımı görme fırsatım oldu.. Bilhassa canım arkadaşım Çilem.. onu çok ama çok özlemişim!
Kendisi Ordu'da oturduğu için görüşme fırsatımız olmadı, anlayacağınız uzuuun yıllardan sonra görüşmüş olduk hem de pek bir eğlenceli mekanda;)

Bu gecenin olmazsa olmazı kuruyemişler!! Son zamanlarda kuruyemişlerin sunumuna da çok özen gösteriliyor. Değişik değişik kutularda, tüllerde, kutularda veriyorlar. Bu kuruyemiş sunumunu da beğendim:)
İçinde görünen susamla kaplı fıstık var ya ona da bayıldım;)


İşte kalp şeklindeki  gelin kınası pastasııı!! Şekil itibariyle çok şirindi . Çok hafif ve lezzetli bir pastaydı :)

Çok güzel bir akşam geçirdik, arkadaşlarla  sohbet ettik, eğlendik. İnşallah en kısa zamanda üniversite arkadaşlarımla tekrar bir araya geliriz. Aslıhan ve Yasin'e  bu güzel gece için teşekkür ediyorum ve kendilerine ömür boyu mutluluklar diliyorum!!!


Bu da bu gecenin kapanış pozu olsun :)

Görüşmek üzere!!!

8 Kasım 2011 Salı

Happy Moon's


Herkese MERHABA!!!!

Bayramınız nasıl geçiyor bakalım? Artık son güne geldik kurbanlar kesildi, büyüklerimizin elleri öpüldü. Köprü trafiği yine İstanbul'da felç oldu.. Köprüyü kullananlara Allah sabırlar versin diyorum!

*      *      *
Yusuf'umun sağlık problemleri olduğu için bizim bayramımız biraz sıkıntılı geçiyor. Salgın varmış.. Yusuf'ta hem boğaz iltihabı hem de orta kulak iltihabı olmuş, ateşi de var yavrumun.. İğne yaptırdık. İnşallah biran evvel iyileşir, dualarınızı eksik etmeyin lütfen...

*    *    *
Her bayram gerçekleştirdiğimiz ikinci gün "Bayram Buluşma" mız Fenerbahçe Happy Moon's Cafe'de gerçekleşti.  İlk kez gittiğim bu cafeyi ben çok sevdim. Ortam güzel, yemekler çok güzel, güzel de güzel:) Yalnız bizi memnun etmeyen bir durumdan da bahsetmeden edemeyeceğim. Bir hafta öncesinden rezervasyon yaptırmamıza rağmen kahvaltılarımızı çok!!! geç getirdiler. Bizden çok özür dilediler ama dilenen özür açlığımı bastırmadı:Pp Bundan sonra bruncha giderken en azından ağzıma bir iki lokma birşey atmaya karar verdim, ne olur ne olmaz;)

*    *    * 
Köşkün üst katını bize ayırmaları bizim için çok iyi oldu, sıcak bir ortam oluştu.

İşte bu merdivenlerden çıktık,


Ve bu şirin yere geldik! :)





Bildiğimiz abartılı dekor ve mobilyalardan uzak, çok sade, bir o kadar da rahat ve sevimli:)




                               Örtüsüz tahta masalar da çok hoşuma gitti!



 *Yusuf ve Annesi *
( Burda hafif bir kırgınlığı vardı ama şuanki haline göre çok çok iyiydi..)
Elindeki şimşek mcqueen'i garson abilerinden biri hediye etti. Çok sevdiği için bütün gün elinden bırakmadı:)


                                    Bu fotoğraf benim için çok anlamlı! :)



Ailece verdiğimiz kapı pozumuz nasıl?:)

İşte size kocaman bir aile tablosu!! Ama bu kadarcık değildik tabiiki, diğer yarımız erken kalktılar malesef, kuzenlerle poz veremedim bu sefer;)

..İkinci günün sabahı da bu şekilde geçti..

İnşallah sizin de bayramınız "bayram" tadında geçiyordur. Baklavaları, börekleri fazla kaçırmıyoruz değil mi? :)) Beni sorarsanız  bayramda dikkat etmeye çalışıyorum, bayramdan sonra da spor merkezine başlamayı düşünüyorum ( İNŞALLAH) Benden bu kadar, yeni bir postta görüşürüz!!

HOŞÇAKALIIIIN!